18 Mart 2014 Salı

Neden Hala Silsile'ye Gitmiyorsunuz?





   Recep İvedik gibi saçma sapan filmlere gidip,küfür hanenize ekstra küfürler yüklemektense ve Türk sinemasına katkı yapıyorum diye geçiniyorsanız hala,bence önceliğinizi bu filmden yana kullanın derim.Geç bir yazı oldu ,7 martta vizyona girdi fakat etrafımda hala Düğün Dernek ve Recep İvedik saçmalığı filmlerine gidenleri gördükçe ,ben kamu spotu niyetinde uyarımı yapmak istedim.Tardu Flordun nasıl harika oynamış hiç mi merak etmiyorsunuz?

5 Mart 2014 Çarşamba

Düşüş,2.

  Paris' e mi döneceksin? Paris uzak,Paris güzel,unutmadım onu.Onun akşamüstlerini anımsıyorum,hemen hemen aynı dönemde.Akşam iner,kupkuru ve çatır çatır,dumandan mavileşmiş çatılara;kent için için homurdanır,nehir tersine akıyor gibidir.O zamanlar ben sokaklarda avare dolaşırdım.Şimdi onlar da dolaşıyor, biliyorum! Dolaşıyorlar,bıkkın kadına,asık suratı eve doğru acele gider gibi görünerek...
  Ah! Dostum,büyük kentlerde avare dolaşan yalnız kişi nedir,bilir misin?


Albert Camus

Düşüş

    Şurası muhakkak ki,kendi üzerimdeki uzun araştırmalardan sonra insanın yaratılışındaki o derin çift yönlülüğü gün ışığına çıkardım.O zaman,belleğimi kaza kaza ,alçakgönüllülüğün parlamama,küçülmenin yenmeme ve erdemin ezmeme yardım ettiğini anladım.Barışçı yollarla savaş açıyordum ve en sonunda,çıkar gütmezlik yoluyla,göz diktiğim her şeyi elde ediyordum.Örneğin,insanların doğum günlerimi unutmalarından hiç yakınmıyordum;dahası,bu konuda ağzı sıkı davramama belli bir hayranlıkla şaşıp kalıyorlardı.Ama benim çıkar gütmezliğimin nedeni daha da gizliydi:Ben bu konuda kendime acıyabilmek amacıyla unutulmayı istiyordum.İyi bildiğim,hepsinden şerefli olan tarihten günlerce önce tetikte duruyordum,hata edeceklerini umduğum kimselerin dikkatini ve belleğini uyandırabilecek hiçbir sözü ağzımdan kaçırmamak için dikkat kesilmiş durumdaydım.(Bir gün bir ev takvimine antika süsü vermek istememiş miydim?) Yalnızlığım iyice kanıtlandığına göre,kendimi erkekçe bir hüznün güzelliğine bırakabilirdim..

Albert Camus

3 Mart 2014 Pazartesi

And the Oscar goes to..

   86.Oscar ödülleri 2 Mart gecesi (Amerika'ya göre),sahiplerini buldu.Ellen de Generes'in sunumuyla -ki kendisi yıllar önce bir kez daha sunmuştu- son derece eğlenceli bir ödül töreni oldu.
   2014 Oscar'a damgasını vuran film Sandra Bullock ve George Clooney'nin baş rolleri paylaştığı Gravity oldu.Bu,en iyi film ödülü aldığı anlamına gelmiyor zira en iyi film ödülünü 12 years a slave kaptı. En iyi erkek oyuncu ödülünü Dallas Buyers Club filmi ile Matthew McConaughey alırken,bir Woody Allen filmi olan Blue Jasmin ile Cate Blanchett en iyi kadın oyuncu ödülünü kucakladı.
Sevindirici olan,gerçekten de çarpıcı bir senaryoya sahip olan ve Joaquin Phonix'in muhteşem oyunculuğu ile bütünleştirdiği HER filminin de törenden  bir ödül ile ayrılması oldu.HER filmi,2014 Oscar ödüllerinden en iyi özgün senaryo ile ayrıldı.
Gravity,en iyi yönetmen,en iyi kurgu,en iyi görüntü yönetmeni,en iyi özgün müzik,en iyi ses kurgusu,en iyi ses mikasjı,en iyi görsel efekt dallarında toplam 7 ödülle ayrılırken;12 years a slave filmi,en iyi film,en iyi uyarlama senaryo ve Lupita Nyong'o ile en iyi yardımcı kadın oyuncu dalında toplam 3 ödüle sahip oldu.
Yabancı dilde en iyi film ödülünü La Grande Bellezza kazanarak İtalya'ya Oscarcığı götürme onuruna erişti.
Dallas Buyers Club ile en iyi yardımcı oyuncu ödülünü Requiem for a dream filminde gönüllerimizi fetheden Jared Leto sahiplendi.
En sevdiğim filmlerden olan The Great Gatsby ise en iyi yapım ve kostüm tasarım dallarında 2 ödül sahibi oldu.
Beni şaşırtan Leonardo Dicaprio'nun ödül alamaması.
   Ellen De Generes'in kendi twitter adresinden yayınladığı,geceyi en özetleyen ,eğlenceli bir fotoğrafla veda ediyorum.Bir Oscar'ı daha geride bıraktık :)